Lübnan Cumhuriyeti, Doğu Akdeniz kıyısında bir Arap ve Ortadoğu ülkesidir. Tarihteki Fenike uygarlığının vatanı Lübnan ve kıyılarıdır.
__________________________________________________________________________________________

Başkent: Beyrut

Para Birimi: Lübnan Poundu

Yüzölçümü: 10.400 km²

Saat Farkı: + 2

Komşuları: İsrail, Suriye.
__________________________________________________________________________________________

Lübnan Diplomatik Birimler

Ankara Büyükelçiliği

Kızkulesi Sok. No. 44, G.O.P., Ankara
Telefon: 446 74 85
Faks: 446 10 23

Çalışma Saatleri: Pazartesi-Cuma: 08:30-15:00  
       
İstanbul Başkonsolosluğu

Teşvikiye Cad. Saray Apt., No: 134/1, Teşvikiye, İstanbul
Telefon: (212) 236 13 65 – 66
Faks: (212) 227 33 73

Çalışma Saatleri: Pazartesi – Cuma 09.00 – 15.00

Yiyecek - İçecek
Lübnan mutfağı, Orta Doğu'nun en iyisi olarak bilinir. Ülkenin yemekleri kişniş, nane ve maydanoz gibi bol çeşitli taze kokulu otlarla pişirilen taze sebzeler gibi ülkede yetişen çeşit çeşit ürünün tadını içerir. Yemekler genelde ülkede yetişirilen kavun, elma, portakal, hurma, mandalina, kaktüs meyvası, üzüm ve incir gibi taze meyveler bitirilir. Mükemmel yerel yemekler heryerde bulunur. Beyrut aynı zamanda uluslararası mutfaklardan da geniş seçenekler sunar. Barlarda hem masaya servis hem tezgahta servis uygulanır.

Bilinmesi Gerekenler: Alkollü içkiler yasak değildir.

Ulusal Spesiyaller
- Kebbeh (Bulgur veya kırık buğdayla yoğurulan kuzu eti, macun kıvamında getirilir. Çiğ veya geniş tepsilerde fırınlanarak veya top haline getirilip kızartılarak servis edilir)
- Mezza (40'tan fazla yemek çeşidi, küçük tabaklarda, pirinç rakısı ile birlikte servis edilir)
- Lahm Mishwi (Soğan, biber ve domatesle pişirilen koyun eti - oldukça gözde bir yemektir)
- Tabbouli
- Mtabbal

Ulusal İçecekler:
- Arak (Yerel olarak üretilen ve anasonla yeniden damıtılmadan önce 5 veya 10 yıl eskitilen bir içki)

Bahşiş: Otel ve restoranlarda, faturanın % 5 veya 10'u civarında bahşiş beklenir.

Gece Hayatı
Beyrut ve dağ tesislerinde, geceyi renklendiren birçok gece klübü vardır. Tek gitaritlerden orkestralara ve sahne gösterilerine kadar çok çeşitli etkinlik mevcuttur. Beyrut'ta İngiliz tarzı publar da bulunur. Tüm dünyadan, en yeni filmleri oynatan birçok sinema vardır. Lübnan'daki kumarhaneler oyun salonları, lüks restoranlar ve kabarelerle donanmıştır.

Alışveriş
Lübnan'ın zevkli ve değerli el ürünlerinin çok ucuz fiyatlardan satıldığı geleneksel pazarları, ülkenin heryerinde mevcuttur. Geleneksel çömlekler, cam işlemeler ile koç veya manda kemiklerinden üretilmiş renkli kuş başları şeklindeki sapları ile çelik veya bakır çatal bıçak takımları, pirinç veya bakır mangallar, kaseler, kül tablaları, kılıçlar, düdüklü testiler, kapı durdurucuları gibi tamamen değişik ve el yapımı ürünler en çok ilgi çeken ürünlerdir. Giysiler, ipek veya yün kaftanlar, nakış gecelikler ve masa örtüleri de, elişi altın ve gümüşler kadar gözdedir. Son moda giysiler, kozmetik ürünleri, mobilyalar ve elektronik aletlerin satıldığı mağazalar da vardır.

Alışveriş Saatleri
Pazartesi-Cumartesi günleri arası 08:00-18:00 saatleri arasındadır.

Tıpkı fiziki yapısı gibi iklimi de farklılık içerir. Çok değişken olan iklimi, yaz ayları sıcak ve kurak, kış ayları ise yağışlı geçer. Yaz ayları sıcaklık ortalaması yaklaşık 30°C iken, kışın 11°C olur. Dağların zirveleri sürekli karla kaplı olup, kış mevsimi hiç bitmez. Bekaa Vadisi'nde kışlar soğuk, yazlar kurak ve sıcak geçer.

Lübnan, ismini, “Beyaz Karlar” manasına gelen Lübnan Dağlarından alır.

Küçük bir ülke olmasına rağmen fiziki yapı oldukça farklıdır. Kuzeyden güneye 217 km uzunluğa ve doğudan batıya 32 ila 80 km kadar genişliğe sahip olan ülke, başlıca dört bölgeye ayrılabilir: Kıyı bölgeleri, Bekaa Vadisi, Lübnan Dağları, Antil Lübnan Dağları. Kıyı bölgeleri verimli olup, nüfusu kalabalık olan tarım alanlarıdır. Önemli ticaret merkezleri buradadır.

169 km uzunluğunda ve yaklaşık 10-56 km genişliğindeki Lübnan Dağları denizin yanısıra uzanır. Yükseklikleri kuzeyde 3100 m ve Beyrut civarında ise 2500 m’ye ulaşır. Bu dağları yer yer yaklaşık 300 m derinliğindeki kanyonlar kesmektedir. Bu dağlara paralel olan Anti-Lübnanlar ise Suriye sınırını teşkil ederler.

Lübnan Dağlarının sona erdiği yerde yaklaşık 180 km uzunluğunda ve 10 ila 16 km genişliğindeki Bekaa vadisi yer alır. Kuzeydeki Oronte ve güneydeki Litani nehirleri buradan doğar.

Lübnan’ın en yüksek yerleri Kurnet-es Sauda ve 2814 m ile Hermon Dağıdır. İki nehrin kaynaklarını ayıran Baalbek bölgesi ise yaklaşık 900 m yüksekliğindeki Bekaa Vadisinde yer alır.

Lübnan’ın en eski tarihi Fenikeliler’le başlar. Fenikeliler’den sonra Lübnan’a sırasıyla asurlular, Yeni Babilliler, Persler, Makedonyalılar ve Romalılar sahip oldular.

Hazret-i Ömer zamanında, 643 yılından itibaren Suriye’nin fethi için gönderilen İslam orduları, aynı tarihlerde Lübnan’ı da fethetti. Bu arada Suriye’den göç eden Maruni Arapları, Lübnan Dağlarının kuzey bölgelerine yerleştiler. Bugünkü iç karışıklıkların sebebi olan Dürziler ise on birinci yüzyılda güneyden Lübnan’a girdiler.

Lübnan daha sonra Haçlı saldırılarına maruz kaldı ve birçok küçük Haçlı devletçikleri kuruldu. Bunlar da Memlukler zamanında özellikle Baybars ve Kalavun dönemlerinde temizlendi.

Osmanlı Devletinin ilk olarak Müslümanların halifesi ünvanına da sahip olan padişahı Yavuz Sultan Selim Han, 1516 ve 1517’deki Mısır Seferi sırasında Memlük Devletine son vermiş ve Lübnan’ı da Osmanlı sancağı yapmıştı.

Osmanlı adalet ve idaresindeki Lübnan, özel bir statüye sahipti. Dolayısıyla Lübnan, refah seviyesi yüksek, türlü kolaylıklara sahip ve harplerden uzak bir halde sakin bir sancaktı. Komşu bölgelerin insanları akın akın Lübnan’a göç ederek nüfusu arttırmaya başladı.

Lübnan tam 402 yıl Osmanlı idaresi altında kaldı. Son dönemlere doğru Lübnan’da sayıları artan Dürzi ve Maruniler, isyanlar çıkarmaya başlamıştı. Fransızlar Marunileri, İngilizler ise Dürzileri destekliyorlardı. Nihayet Birinci Dünya Savaşı sonunda Lübnan, Fransız mandası altına girdi.

Osmanlı Devleti yıkılınca, bütün bölgelerde olduğu gibi Lübnan’da da idari sistem tamamen bozularak karışıklıklar arttı. Sultan İkinci Abdülhamit zamanında Osmanlı Devletinin en büyük ve en gelişmiş şehirlerinden biri olan Beyrut, savaş alanına döndü. 1941’de Fransa mandası altında bağımsız oldu. 1943’te manda da kaldırıldı, seçimler yapıldı. Hükumet ve idari sistemde dinlerin eşit etkisi esas olmak üzere hazırlanan Milli Pakt kabul edildi.

Buna göre, Lübnan batı ile dost olan Arap Birliği üyesi bir devlet oluyordu. 1945’te Birleşmiş Milletlere katıldı.

Arap-İsrail Savaşında, Arap devletleri safında İsrail’e taarruz etti. Savaşın sonunda yurtsuz kalan 400.000 Filistinli, Güney Lübnan’da mülteci kamplarına alındı. Bugün dış güçlerin müdahalesi ile Lübnan iç savaşı, tedavisi mümkün olmayan kangren haline gelmiştir. 1975’ten bu yana iç savaş muhtelif şekiller değiştirerek devam etmektedir.

Sayda

Sayda, Lübnan’ın güneyinde Cenub vilayetinin merkezi olan şehir.

Lübnan’ın başkenti Beyrut’un güneyinde Akdeniz sahilinde yer alır.

Antik Çağda önemli bir Fenike şehri olan Sayda’nın eski ismi Sidon’dur. Tarih boyunca değişik devletlerin idaresinde kalan Sayda 1517’de Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlı topraklarına katıldı. 400 yıl Türklerin idaresinde kalan şehir I. Dünya Savaşından sonra Fransızların idaresine girdi. Daha sonra da bağımsız olan Lübnan’ın bir şehri haline geldi.

Baabda

Baabda, Lübnan Cumhuriyetinin Cebeli Lübnan vilayetinin merkezidir. Lübnan Cumhurbaşkanının bürosu olab Baabda Sarayı burada yer almaktadır.