Irak, dünyanın en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapmış olan Aşağı Mezopotamya bölgesinde kurulmuş bir devlettir. Bugün Irak, Orta Doğu’da yer alan stratejik mevkisiyle, sahip olduğu petrol rezervleri ile Körfez'in önemli ülkelerinden biri durumundadır.
__________________________________________________________________________________________
Başkent: Bağdat
Para Birimi: Irak Dinarı
Yüzölçümü: 437.072 km²
Saat Farkı: + 3
Komşuları: İran, Ürdün, Kuveyt, Suudi Arabistan, Suriye, Türkiye.
__________________________________________________________________________________________
Irak Diplomatik Birimler
Ankara Büyükelçiliği
Turan Emeksiz Sokak, No:11, G.O.P., Ankara
Telefon: 468 74 21-22 (pbx)
Faks: 468 48 32
Çalışma Saatleri: Pazartesi-Cuma: 09:00 – 15:00
İstanbul Başkonsolosluğu
Köybaşı Caddesi No:3, Yeniköy, İstanbul
Telefon: (212) 299 01 20
Faks: (212) 299 74 42
Çalışma Saatleri: Pazartesi – Cuma: 09.00 – 15.00
Yiyecek ve İçecek
Bilinmesi Gerekenler: Sıkı İslami kuralların geçerli olmasına rağmen alkollü içkiler belirli limitlerde tüketilebilir. Sadece uluslararası otellerin sahip olduğu ruhsatlı yerlerde içki içilebilir. Diğer yerlerde içki servisi yasaktır. Ramazan ayı boyunca halk arasında sigara ve içki içmek yasaktır. Restoranlarda, garsonla servis uygulanır.
Ulusal Spesiyaller
- Dolma (Asma yaprağı, lahana, salata, soğan, patlıcan, kabak veya salatalık et, pirinç ve baharatla doldurulur)
- Tikka (Kömür ateşinde koyun eti ızagarası)
- Quozi (Küçük kuzu bütün olarak haşlanır ve pirinçle pişirilir. Baharatlar ve pilavla servis edilir)
- Masgouf (Dicle'den tutulan balıklar, nehir kenarında pişirilir)
Ulusal İçecekler
- Arak (Berrak, renksiz, anasonlu alkollü içki)
Yasak İçki İçme Yaşı: 21
Bahşiş: % 10-15 civarında bahşiş uygundur.
Gece Hayatı
Bağdat bir zamanlar müzikle dolu ve içkinin su gibi aktığı birinci sınıf restoranları ve bütün gece açık klüpleri ile ünlü bir gece hayatına sahipti. Şimdi içki satıcıları ile kullananlar, yeraltına inmiş durumda. Sahte içki çok fazla ve fiyatlar çok pahalı. Bağdat'taki üyelikle girilebilen, yüksek duvarlar ve güvenlik görevlileri ile korunan üye listesi bulunan klüpler tek sosyal mekanlar. Çoğu insan saat 18:00'den sonra evinde oturur çünkü dışarı çıkmak çok tehlikelidir. Irak sineması ve müziği ile hala ayaktadır.
Alışveriş
Yerel pazarlarda bakır ürünler, gümüş, baharat, halı ve parlak renkli kilimler satılır. Bağdat'taki bakır çarşısı, döverek şekil vermeye çalışan bakır ustalarının sesleri ile çınlar.
Alışveriş Saatleri:
Cumartesi-Perşembe günleri arası 08:30-13:30 ve 17:00-19:00 saatleri arası. Ancak saatler değişkendir.
Irakta, soğuk ve kurak kışlar ile sıcak, bulutsuz yazlar görülür. Çoğunlukla çöl olması bu sayılan iklimsel sonuçları doğurur. İran ve Türkiye sınırı boyunca uzanan kuzeydeki dağlık bölgeler, yoğun kar yağışı altındadır. Bazen Orta ve Güney Irak'ta sel görülür. Toz ve kum fırtınaları da diğer doğal afetler arasında yer alır. Çoğunlukla geniş düzlüklerden oluşan bir arazi yapısı vardır. İran sınırında büyük bataklıklar görülür.
En eski doğu medeniyetlerinin doğduğu Mezopotamya, 633-642 yılları arasında İslam toprakları arasına girdi. Emeviler ve Abbasiler dönemlerinde, en parlak devresini yaşadı. O zamanlar Bağdat dünyanın en önemli kültür ve ticaret merkeziydi. 1055 yılında Selçukluların hakimiyetine girmiştir.
1258 yılında Moğol istilasına uğramış ve iki yüzyıl onların kontrolünde kalmıştır. Tarihi kaynaklar, Dicle Nehri’nin günlerce mürekkep renginde aktığı ve binlerce ciltlik kitabı Basra Körfezi’ne taşıdığını kaydederler. Daha sonraları Akkoyunluların hakimiyetine giren, 1499-1508 yılları arasında Safevilerin istilasına uğrayan Irak, ardından Sünni Osmanlı Hanedanı ile Şii İran Türkleri arasındaki hakimiyet mücadelesine sahne oldu. Bu mücadele 1534'te Osmanlıların lehine sonuçlandış ve ülke 1917'ye kadar Osmanlı yönetiminde kalmıştır.
Birinci Dünya Savaşı esnasında Osmanlının Ortadoğu'dan çekilmesini neden olan bazı yerel isyanlar olmuştur. Bu isyanlarda İngilizlerin kışkırtmalarıyla Mekke Emiri Şerif Hüseyin kullanıldı. Şerif Hüseyin ve oğullarına Osmanlının yıkılmasından sonra kurulacak olan Büyük Arap Devletinin Krallığı vaad edildi. Fakat gerçekler söylendiği gibi değildi. Ortadoğu farklı bir paylaşıma sahne oluyordu. İngiltere, Fransa ile yapılan Syces-Picot Antlaşması uyarınca Musul’u, Fransızları Verimli Hilal’in (Mısır’da Nil nehrinin suladığı alanı, Levant’ı -İsrail’in bulunduğu orta bölüm- ve Fırat’la Dicle nehirlerinin suladıkları alanı kapsar) kuzeyindeki etki alanından uzaklaştırmış ve Nil’den İndüs’e kadar kırılmaz bir stratejik üstünlük sağlamıştır.
Modern Irak, 1920’de Osmanlıların I. Dünya Savaşı’nda yenilmesiyle birlikte İngilizlerin kontrolüne geçmiştir. Sonuçta İngilizler tarafından Muhammed'in soyundan gelen Kral Faysal Irak'ın başına geçirilmiştir. Bu yöntemle İngilizler hem Irak'a tamamen hakim olmak hem de Osmanlının ardından doğan halife boşluğunu bu şekilde doldurarak diğer İslam ülkelerine de etki etmeyi planlamıştır
1930 yılında Irak hükümeti bağımsız bir devlet olma yolunda İngiltere ile 25 yıllık bir anlaşma imzalarken, 1932 yılında Milletler Cemiyeti'ne bağımsız bir devlet olarak katıldı. 1933 Kral Faruk'un ölümünün ardından ülkede dinsel ve etnik çatışmalar arttı.
1945 yılında Arap ülkeleri bir araya gelerek, bir Arap Birliği örgütü kurdular. Arap Birliği harekatı Arap ülkeleri arasında milliyetçilik duygularının da artmasına sebep oldu. Arapların birleşme düşüncesini özellikle İngiltere destekliyordu çünkü İngilizler, Suriye ve Lübnan'daki Fransız hakimiyetini kırmayı amaçlıyorlardı. Ortadoğu'da İngilizlerin etkisinin zayıflaması, İsrail devletini kurulması, Mısır'ın muhalefeti gibi nedenlerle bu birlik fikri hayata geçirilemedi.
İkinci Dünya savaşı yıllarında hakim güçler arasında yaşanan mücadele Irak üzerinde de olmuştur. Almanlar yaptıkları darbe ile kendilerine yakın bir yönetimi başa getirseler de, yapılan ikinci darbe ile İngilizler tekrar hakimiyeti kurmuşlardır. İngilizler Irak'ı da Almanya'ya karşı savaşa girmeye teşvik etse de Irak yönetimi Türkiye'yi örnek alarak aynı politikaları izlemiş ve savaşa girmemiştir.
İkinci Dünya savaşı sonrası dünya üzerindeki güç dengelerinde büyük değişmeler yaşandı. İngiltere hakimiyetini yitirirken ortaya çıkan boşluğu ABD ve Sovyetler doldurmaya başladı. Irak ise bu dönemde Sovyetler Birliği yanında yer aldı.
1958 yılında gerçekleşen kanlı darbe ile Krallık devrilip, Cumhuriyet ilan edildi. General Abdülkerim Kasım cumhurbaşkanı oldu.
Irak'ta yaşanan bu değişiklik Ortadoğu'daki tüm dengeleri alt üst etti. 1963'te Baas Partisi mensupları ve ordudaki milliyetçiler darbe girişiminde bulundular. Fakat General Abdülselim Arif yeni lider oldu ve ülke genelinde komünist avı başlatıldı. 17 Kasım 1968'de Baas Partisi bir darbe ile iktidarı ele geçirdi. General Ahmet Hasan el Bekir Cumhurbaşkanı oldu. Temmuz 1979'da Saddam Hüseyin, Hasan El Bekir 'in yerine devlet başkanı oldu.
OIrak 1979'da bu ülkede yaşanan rejim değişikliğinden yararlanarak İran'a savaş açtı. Her iki ülkeye de insani ve ekonomik olarak büyük kayıplar verdiren İran-Irak Savaşı 1988'de imzalanan ateşkes antlaşmasıyla sona erdi.
Irak, Ağustos 1990'da petrol üretim kotalarını aşmak ve tartışmalı bölgelerden petrol çıkarmakla suçladığı komşusu Kuveyt'i işgal ederek 19. ili olarak topraklarına kattığını ilan etti. ABD öncülüğünde 1991'de başlayan ve Körfez Savaşı olarak bilinen Çöl Fırtınası Harekatı sonunda 27 Şubat 1991'de Kuveyt kurtarıldı. Müttefik kuvvetler 36. paralelin kuzeyi ve 32. paralelin güneyindeki bölgeleri Irak uçuşlarına yasakladılar.
ABD ve Birleşik Krallık öncülüğündeki koalisyon kuvvetleri Irak'ı kitle imha silahlarından arındırmak ,Saddam Hüseyin'in teröre verdiği desteği kesmek ve Irak Halkını özgürleştirmek gerekçeleriyle Irak'taki Baas Rejimi'ne karşı saldırıya geçti. 2003'te başlayan hava saldırısı ve onu takip eden kara harekatı sonunda 9 Nisan 2003'te başkent Bağdat'a giren koalisyon güçleri Saddam Hüseyin iktidarını devirdi. 15 Nisan'da Irak tümüyle koalisyon güçlerinin denetimine geçti. Aralık 2003'te Saddam Hüseyin yakalandı. Sonraki dönemlerde işgalci ABD güçlerine karşı bir direniş başladı ve günümüzde de bazen çok şiddetli olarak (özelikle Felluce) devam etti. Mart 2003'ten beri 1 milyondan fazla Iraklının şiddet, çatışma ve direniş olayları sonucu öldüğü belirtilmiştir.
Irak uzun yıllar Birleşik Krallığın hakim gücü altında idare edilmiştir. Birleşik Krallığın 1971’de Orta Doğu’dan tamamen çekilmesi ile, bu bölge üzerinde ABD başat güç olmaya başlamıştır. Soğuk Savaş sonrası Orta Doğu’da etkisini artıran ABD’nin Irak’a özel bir politik ilgisi vardır. Yakın dönem Irak tarihi ABD tarafından şekillendirilmiştir.
Irak bugün Amerikan güçlerinin ülkeyi terk etmesi sonucu, iç karmaşanın devam ettiği belirsiz bir geleceği olan ülke durumundadır.
Bağdat
Mezopotamya çanağının ortasında, Dicle Irmağının iki yakası üzerinde ve Dicle'nin Fırat'a en çok (40 km) yaklaştığı noktada, geniş bir alüvyon ovası üzerinde yer alır. Bağdat'ta yazlar kuru ve çok sıcak, kışlar yumuşak ve serin geçer.
Eski medeniyetlerin Babilonia (Babil) şehri yakınlarında kurulan, bir adı da Darüsselâm olan Bağdad, “adalet bahçesi” anlamına gelmektedir. Yukarı Mezopotamya'da, Dicle Nehri'nin iki yakasında yer almaktadır.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında petrol gelirlerindeki büyük artış, Bağdat'ın gelişmesinde büyük rol oynadı. Irak sanayiinin çoğu buradadır. Deri eşya, ipek ve pamuklu dokuma, tuğla, çimento, hurma, tütün mamüllerinin yanısıra petrol rafinerileri, demiryolu atölyeleri ve bir de demir çelik fabrikası vardır.
Bağdat'ta eski şark pazarlarından, cam ve selih binalara kadar her çeşit mimari yapı görülebilir. Şehrin eski manzarası değişmekle beraber, pekçok eski bina, kaldırım kahveleri, eski tarz minare ve camiler bugün de durmaktadır. Kazımeyn'deki 19. yüzyıl yapısı altın kubbeli görkemli cami ile yüzü aşkın başka cami ve minare, şehrin mimari güzelliğine ayrı bir hava vermektedir.